Troia Müzesi ve Projesi Çalıştayı Gerçekleştirildi

18 Eylül 2011

15 Eylül 2011 tarihinde Yalı Hanı’nda 50’yi aşkın kentlinin davet edildiği çalıştay, proje müelliflerinin de katılımıyla gerçekleşti. Çalıştay, IX. Çanakkale – Troas Arkeoloji Buluşması kapsamında yapıldı.

Toplantı bilgilendirmelerle başladı. “Toplantının Gerekçesi”, “Troia Müzesi Süreci” ve “Troia Müzesi Projesi” ilgilileri tarafından ayrıntılı bir şekilde sunuldu. Daha sonra toplantı gündemine geçildi. Toplantı gündemi olan:

1)Troia Müzesinin Gerekliliği ve İşlevi
2)Troia Müzesinin İşleyiş ve Yönetimi
3)Troia Müzesi Oluşum Süreçlerine Yerel Katılım

konularında yapılan görüşmelerde aşağıdaki sonuçlar ortaya çıktı.

Troia Müzesi, Troia’yı tamamlayan işlevler içermelidir. Troia’nın evrensel değerlerini yok etmemelidir. Troia’nın değerlerinin anlaşılmasını kapsamalıdır. Bu çerçevede üç ana işlev hareket noktası olmalıdır. Birincisi: Troia ile ilgili tüm buluntular, doküman ve belgeler Troia Müzesi’nde depolanmalı, korunmalı ve sergilenmelidir. İkincisi: Troia kentinin 9 farklı katmanı ve 50 civarındaki kültür aşamaları mevcut höyükte yeterince anlatılamayacağından müze bu işlevleri aktif bir şekilde üstlenmelidir. Üçüncüsü: Dünyaca en fazla tanınan destan olan, Homeros’un İlyada Destanı yüzlerce yıldır sanat ve kültür alanında yerini alsa da, Troia ile ilişkisinin yeterince kurulamaması dolayısıyla, müze Homeros’un İlyada destanını her boyutuyla işlevsel bir şekilde anlatmalıdır.

Ayrıca müze işlevleri içinde Troia’da yaşanan olaylar, kazılar, Troia hakkında söylenenler, yazılanlar, çizilenler, Troia’nın coğrafyası, ekolojisi ve çevresi müzede en iyi şekilde ifade edilmelidir.

Troia Müzesi’nin işleyiş ve yönetimi konusunda öne çıkan en önemli durum “ifade biçimi” ve “dili”dir. Troia Müzesi’nin dili “çoğul” olmalıdır. Farklı kültür, dil, din, etnisite, cins ve yaştaki ziyaretçilerin hepsine hitap edecek bir yöntemi Troia Müzesi kapsamalıdır. Kesin kanaat ve sonuçlar bildiren, bir ideolojiye yönlendiren, ifade biçimi yerine, soru soran ve yeni düşünceleri ortaya çıkartan bir yöntem izlenmelidir. Müze, en önemli kavram olarak insan temelli anlatımı ve ifadeyi benimsemelidir.

Troia Müzesi’nin yönetimi, her şeyden önce liyakat ve uzmanlık esasına dayanan, katılımcı süreçlerle oluşmalıdır. Siyasi vesayet ve alışılmış resmi ideoloji Troia Müzesi Yönetiminde esas belirleyici olmaktan çıkartılmalıdır. Özellikle kültür alanına vurgu yapan ve ülkemizin de imzası bulunan Avrupa Yerel Yönetimler Şartı çerçevesinde, Troia Müzesi yönetimi “yerelden yönetim” ilkesini benimsemelidir.

Troia Müzesi’nin mimari tasarımı; işlev, içerik, işleyiş, yönetim anlayışlarını doğrudan etkilemektedir. Fikir projesinin uygulama projesine dönüşüm aşaması, proje müelliflerinin de talepleri olan katılımcı süreçlerle gerçekleşmelidir. Yerel katılım istikrarlı bir süreklilik içermelidir. Bu yerel katılım süreci “Troia Dostları” tarafından daha aktif hale getirilmelidir. Yereldeki tüm aktör ve kesimler, bu tasarım sürecine ve akabindeki uygulama süreçlerine aktif bir şekilde katılmalıdır.

Yerel katılım süreci, merkezi yönetimle ortaklık içeren, uluslararası aktörleri dışlamayan, akademik ve uzmanlığa dayalı kesimlerle diyalog içinde oluşmalıdır. Bu diyalog süreci toplantı katılımcılarının bir isteği olarak tüm kesimlere deklare edilmelidir.

TOPLANTIYA KATILANLAR; İsmail Erten ,Cevat İnce ,Saim Yavuz , Rüstem Aslan, Hasan Temel Turhanlı , Erdinç Alnıak, Bahattin Köylü, Devrim Uysal, Ali Hacıalioğlu, Ferda Oral, Ece Güneş Erten, Şerife Biçici, Levent Kayacık, Leyla Yavuz, Oral Kaya, İsmail Tümay, Başol Özyayla, Ekrem Tufan, İbrahim Özdemir, Onur Özer, Derya Yavuz, Tolga Şişmanlar, Yusuf Ay, Ömer Selçuk Baz, Okan Bal, Deniz Ünsal

BİLDİRİ RAPORTÖRLERİ: Ece Güneş Erten, Derya Yavuz, Tolga Şişmanlar

Yorumlar...

    Henüz yorum yok...

Sizin Yorumunuz...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir