“Soma’yı Unutma, Unutturma!”

12 Mayıs 2015

13 Mayıs 2014’te Türkiye’nin Manisa ilinin Soma ilçesindeki kömür madeninde çıkan yangın nedeniyle hayatını kaybeden 301 işçi unutulmadı.

Soma Maden Faciası nedeniyle bugün bir açıklama yapan Çanakkale Eğitim İş Şube Yönetim Kurulu üyeleri, işçi katliamlarının önüne geçilmesi için taleplerini dile getirdi. Açıklamada, Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Ölüm Madencinin Fıtratında Var” sözlerini hatırlatan Eğitim İş şube yönetimi ayrıca şunları dile getirdiler:

“Tarihimizdeki en kitlesel işçi katliamı yaşandı. Bu katliamda 301 işçi hayatını kaybetti. Çoğu hayatının baharında olan bu işçiler göz göre göre ölüme gönderildiler, ama katiller bunu normalleştirmeye çalışarak Kaza dediler.Biz buna kasten adam öldürme diyoruz ve bir katliam olduğunu düşünüyoruz. Bu katliamın sorumluları da maden ocaklarını özelleştiren ve denetimsiz bırakan AKP İktidarıdır. 301 işçinin hayatını kaybettiği bu katliamda, yüzlerce işçi yaralandı, çocuklar babasız, kadınlar eşsiz, anne-babalar evlatsız kaldı.
Soma katliamı karşısında bizim de içerisinde olduğumuz demokratik kitle örgütlerinin tepkisi, AKP iktidarı tarafından çok sert bir şekilde bastırılmaya çalışıldı. Aileler üzerinde baskı kuruldu, insanlar sindirildi. Bütün bu yaşananlardan sonra, AKP hükümeti “Her şey denetlenmiştir, kusur yoktur.” diyerek Soma Holding’in avukatlığını yapmıştır. Dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın maden kazaları ile ilgili “ÖLÜM MADENCİNİN FITRATINDA VAR” şeklindeki açıklaması insan yaşamına bakışını ortaya koymuştur.
Soma’ya giden Başbakana tepki gösteren vatandaşlar, Tayyip Erdoğan’ın korumaları tarafından tartaklanmıştır. Tayyip ERDOĞAN “Bu ülkenin başbakanına yuh çekersen tokadı yersin.” diyecek kadar ileriye gitmiştir.
SOMA’da ki katliam, ülke ve dünya gündeminde büyük yankı bulmuştur. Ülkemizde iş cinayetleri sistematik bir şekilde devam etmektedir. Neredeyse her ay yaklaşık olarak 100 işçi iş kazalarından dolayı hayatını kaybetmektedir. 2013 yılında 1235, 2014 yılında ise 1886 işçi hayatını kaybetmiştir.
Bu işçi katliamlarının en büyük nedeni özelleştirmelerdir. Ülkemizde 1980 faşist darbesi ile birlikte özelleştirme girişimleri başlamıştır. Her biri büyük değerler taşıyan Ata yadigarı kurumlarımız, neredeyse bir yıllık karlarına karşılık yerli ve yabancı sermayeye satılmıştır.
Madencilik sektörü de özelleştirmelerden nasibini almıştır. Çağın gerisinde yöntemler ile yapılan madencilik özelleştirilerek, işverenlerin insafına terk edilmiştir. Bu sektör deneyimi olmayan, gerekli teknik donanımdan ve alt yapıdan yoksun olan ve tek düşüncesi yüksek kar olan sermayenin eline geçmiştir.
Emperyalistler, daha fazla kar elde etme hırslarıyla özelleştirmenin yanı sıra taşeronlaşma sistemini de uygulamaya koymuşlardır. Bu sistemle özellikle son beş yılda kamuda ve özel sektörde taşeron işçi sayısı yedi kat artmış, 360 binden 2,5 milyona çıkmıştır.

İşçi katliamlarının önüne geçilmesi için: Eğitim İş olarak:
1. Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu (TKİ), hizmet alımı sözleşmeleri derhal iptal edilmeli ve özel şirketlerde çalışan tüm personel TKİ bünyesine aktarılmalıdır,
2. Maden ocaklarında çalışan işçilerin sendikalı olmasının önünde ki tüm engeller kaldırılmalıdır,
3. İşçilerin özlük hakları korunarak, madenlerin güvenli hale getirilmesi sağlanıncaya kadar üretime ara verilmesi ve Maden Mühendisleri Odası, EMO gibi meslek odaları ve Sendikalarında içerisinde olacağı bağımsız bir teknik heyetin oluşturulması ve bunların tüm madenlerde inceleme yapması sağlanmalıdır, DİYORUZ.
Ayrıca, işçi güvenliğinin en üst düzeyde sağlanması için gerekli yasaların çıkarılarak, maden ocaklarının yeniden kamulaştırılması Eğitim İş’in öncelikli talebidir.
Eğitim İş dün olduğu gibi gelecekte de bu taleplerimizin yerine getirilmesi için mücadelesini sürdürmeye devam edecektir.”

Yorumlar...

    Henüz yorum yok...

Sizin Yorumunuz...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir