“ÖZGÜR BASIN YOKSA, ÖZGÜR TOPLUM YOKTUR”
Türkiye’de en çok eylem yapması gereken bir kesim olan gazeteciler, dün Çanakkale’de Can Dündar ve Erdem Gül’ün tutuklanmasına tepki olarak meydanlara çıktı. Vatandaşların destek verdiği eylemde gazeteciler, Dündar ve Gül’ün pankartını taşıyarak yanında olduklarını gösterdiler. Öte yandan Çağdaş Gazeteciler Derneği çağrısı ile gerçekleşen eylemde birçok gazeteci yer aldı, fakat bölgede bulunan diğer gazete derneklerinin ise bu konuda sessizliklerini koruması tepki çekti.
Cumhuriyet Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül için, dün Çanakkale’de İskele Meydanında gazeteciler ve vatandaşlar toplanarak bir eylem gerçekleştirdiler. Çanakkale Çağdaş Gazeteciler Derneği’nin çağrısı ile gerçekleştirilen eylemde çok sayıda yerel muhabir ve gazeteci yer aldı. Can Dündar ve Erdem Gül’ün pankartı, eylemin yapılacağı alan olan İskele Meydanı’na kadar gazeteciler tarafından elde taşındı.
“Haberin Doğrulu İspatlanmıştır”
İskele Meydanı’nda Çağdaş Gazeteciler Derneği adına açıklama yapan Gazeteci Sermet Atadinç, bugünün gazetecinin tutuklandığı, özgürlüğün yok sayıldığı, diktatörlük uygulamalarının başladığı bir gün olduğunu öne sürdü. Can Dündar ve Erdem Gül’ün tutuklanmasının Türkiye’de basın özgürlüğünün olmadığının bir ifadesi olduğunu belirten Sermet Atadinç, sözlerine şöyle devam etti:
“Basın özgürlüğünün olmadığı bir toplumda özgürlük olmaz. Özgür basın yoksa, özgür toplum yoktur. Dün gazetecileri tutuklayanlar, daha hemen sonrasında bunu haber yapan soruşturmayla ilgili bilgiler veren insanlar hakkında soruşturma açtılar. Can Dündar, Erdem Gül tutuklanan 23’üncü gazeteci olarak, tutuklu gazeteciler gerçeğinin en çarpık örneğidir.Gazeteciler gerçekleri yazmak zorundadır. Gazeteciler bir takım devletin aklayıcısı değildirler.Gerçekleri yazarlar. Can Dündar ve Erdem Gül bunları yapmışlardır.Savaş politikaları ile ülkemizi her gün yangın yerine çeviren AKP politikalarını gerçeğe taşımışlardır. Daha o gün bunun bedelini ödeyeceksin diyenler, dediklerini yerine getirmiştirler. Hukuk katledilmiştir. Gazetecilerin hukuk kanunları kapsamında 4 ay geçmeden hakkında hiçbir dava açılmama kanunu çiğnenmiş ve göstermelik bir dava tarafından hukuk çiğnenmiştir. Can Dündar 52. Troia Festivali nedeniyle Homeros Bilim ve Ödülü alırken Çanakkale AKP milletvekilleri, İl başkanı Dündar hakkında bir sürü safsata üretmiştirler. Bugün Can Dündar ve Erdem Gül’ün tutuklanması ve sarayın ‘Silah olsa ne olur, olmasa ne olur’ sözleri yapılan haberin doğruluğunu ispatlamaktadır. Onların utanması gerekmektedir. Ama onlar utanmazlar, çünkü onlar insanlıklarını kaybetmiştirler”
‘Her gün faşist uygulamalara tanıklık ediyoruz’
Atadinç, Diyarbakır’da Baro Başkanı Tahir Elçi’nin katledilmesine tepki gösterdiği konuşmasını şöyle sürdürdü:
‘‘Özgür olmayan bir toplumda bugün devletin kontra güçleri, Diyarbakır’da bir Baro Başkanını katletmişlerdir. Her gün faşist diktatörlüğün faşist uygulamalarına tanıklık ediyoruz. İnsanlar sokak ortalarında katlediliyorlar. Gazeteciler tutuklanıyor. En küçük bir muhalefet hakkında soruşturma açılıyor. Baskılar artık dayanılmaz bir noktaya geldi. Böylesi koşullarda mücadeleden başka bir seçenek yoktur. Birlikten, dayanışmadan bir arada olmaktan sırt sırta verip, faşizmin uygulamalarına karşı çıkmaktan başka hiçbir alternatif yoktur.”
Yorumlar...
Henüz yorum yok...