“Mahalle yönetimleri ve katılımcı planlama, Berlin örneği”

11 Ekim 2017
18:00
Çanakkale Kent Müzesi
Söyleşi

Çanakkale Kent Müzesi’nde her ayın üçüncü çarşamba günü yapılması planlanan ‘Kent Üzerine Tartışmalar’ın ikincisi “Mahalle yönetimleri ve katılımcı planlama, Berlin örneği” olacak. Etkinlik, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Mimarlık ve Tasarım Bölümü Şehir ve Bölge Planlama bölümü ortaklığında, Doç. Dr. Arzu Başaran Uysal kolaylaştırıcılığında gerçekleştiriliyor.

11 Ekim 2017 Çarşamba günü saat 18:00’da, Çanakkale Kent Müzesi ve Arşivi Toplantı Salonunda gerçekleştirilecek etkinliğin konusu şöyle:

“İnsanların yaşadıkları yer ile ilgili kararlara katılımı 1960’lı yıllardan bu yana katılımcı demokrasi çerçevesinde tartışılmaktadır. Öte yandan yerelin kararlara katılımı 1970’li yıllardan itibaren Batı Avrupa ülkelerinde, 1990’lı yıllardan itibaren Avrupa Birliği sosyal politikalarında bir yoksullukla mücadelede stratejisi olarak benimsenmiştir. Özellikle göçmenlerin, yoksulların, etnik köken, din ve kültürel farklılıklar nedeniyle dışlanan kesimlerin yaşadığı mahalleleri güçlendirmek ve kapasiteyi geliştirebilmek için mahalleli katılımı desteklenmektedir.
1999 yılında Almanya kentlerinde, işsizliğin ve yoksulluğun yoğun olarak yaşandığı mahalleleri desteklemek amacıyla ‘Sosyal Şehir Programı’ oluşturulmuştur. Program, yoksul mahallelerdeki yaşam koşullarını iyileştirmeyi, yerel katılım yoluyla dezavantajlı kesimleri güçlendirmeyi ve böylelikle toplumsal kutuplaşmayı azaltmayı amaçlamaktadır. Program uygulandığı eyalete ve kente göre farklılıklar gösterebilmektedir. Berlin uygulaması ise içerdiği ‘mahalle meclisleri’ modeli nedeniyle tektir ve mahalleli katılımı açısından özel bir öneme sahiptir. Mahalle meclisleri modelinin, ilk kez Brezilya’nın Porte Alegre kentinde uygulanan ‘katılımcı bütçe’, İngiltere’de uygulanan ‘mahalle fonu’ ve yaygın olarak bilinen ‘vatandaş jürisi’ uygulamalarının bir karışımı olduğu söylenebilir.
Berlin’i bizim için özel kılan bir başka neden ise Almanya’daki en fazla Türkiye kökenlinin yaşadığı kent olmasıdır. 1990 sonrası Berlin Duvarının yıkılışı ve Batı ile Doğu Almanya’nın birleşmesi, Berlin’in yeniden başkent olması ve sanayisizleşme süreci kentteki en büyük göçmen grubu olan Türkiye kökenlileri ciddi bir biçimde etkilemiştir. Bu çalışma, mahalle-tabanlı bu programın işleyişini, mahalle meclislerinin oluşma ve karar verme süreçlerini, mahalle meclislerinin bütçelerini hangi projeler için kullandığını, mahalleli katılımının ne ölçüde gerçekleştiğini ve katılım önündeki engellerin neler olduğunu irdelemektedir. Bunun yanı sıra Berlin’deki ‘Türk gettolarının’ programdan ne ölçüde etkilendiğini de cevaplamaya çalışmaktadır.”

Yorumlar...

    Henüz yorum yok...

Sizin Yorumunuz...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir