Gökçeada Havaalanı Hizmete Girdi
Yasak bölgede olması sebebiyle yapımı ve açılması yılan hikayesine dönen Gökçeada Havaalanı Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın da katıldığı törenle insani yardım amaçlı hizmetlerde kullanılmak üzere hizmete açıldı.
Prefabrik terminal binası, apron ve giriş-çıkış noktalarının yer aldığı Gökçeada Havaalanı inşaatına 1996 yılında başlandığını belirten Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürü Orhan Birdal, yaptığı konuşmada Gökçeada Havaalanı yapım serüveninin 2 safhada gerçekleştiğini belirterek, “Bunların birincisi altyapı, ikincisi de üstyapı olarak gerçekleşti. Altyapı çalışmalarına 1996 yılında DLH tarafından başlandı ve daha sonra Yüksek Planlama Kararı ile bu yer kuruluşumuza devredildi. 2 bin 40 metre uzunluğunda ve 30 metre genişliğindeki apronu da tamamlandı. Gökçeada insanı yardım amaçlı havaalanında üst yapının da tamamlanması ile hizmete hazır hale geldi. Alt ve üst yapısı olmak üzere toplam 88 milyon 120 bin 565 TL’ye mal olan havaalanın Türk turizmine ve bölge ile Gökçeadalılara hayırlı olmasını diliyorum” dedi.
BAKAN YILDIRIM TÖRENE KATILDI
Gökçeada Havaalanının açılışında bir konuşma yapan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, havaalanın açılışının Gökçeada ve ülke için çok hayırlı bir hizmet olduğunu belirterek, “Gökçeada güneşin en son battığı yer diye anılıyor. Güneşin en son battığı ülkemizin en batısındaki bu güzel adamız ne yazık ki yıllar boyunca mahrumiyet içerisinde. Ben Gökçeada’ya ilk kez 1980’li yıllarda tersanede çalışan bir mühendisken ihtilal sonrası ada için bir gemi yapma projesi kapsamında geldim. Adada yaşayanların ne gibi büyük fedakarlıklarla buraya sahip çıktığına bizzat şahit oldum. O günlerde bu fedakarlığı yapan insanlarımıza borcumuz olduğu kendi kendime sormuştum. Yıllar geçti Cenabı Hak nasip etti. Ulaşım sorumlusu bir Bakan olarak ‘Bu adaya, ülkeme olan borcumu, görevimi yapma zamanı geldi’ dedim” ifadelerini kullandı.
Bakan Yıldırım göreve gelmelerinin ardından Çanakkale’nin geçilmezliğini ortadan kaldırmak için birçok projeyi hayata geçirdiklerini de belirterek, “Bu kapsamda adalara ulaşımın sağlıklı olarak sağlanması ve duble yollar konusuna ağırlık verdik. Türkiye’de ilk kez Gökçeada ve Bozcaada için 2005 yılında adalara ulaşımın desteklenmesine yönelik kanun çıkardık. İşte ondan sonra da adalardükü ulaşım sorunu düzelmeye başladı. Denizcilik İşletmelerinin GESTAŞ’a devredilmesi ile de GESTAŞ bugün Çanakkale’nin de Marmara’nın da markası haline geldi. Kendileri bu sebeple kutluyorum” diye konuştu.
“GÖKÇEADA HAVAALANI ÇOK İŞE YARAYACAK”
Gökçeada havaalanının bölge ekonomisine büyük katkı sağlayacağına da değinen Bakan Binali Yıldırım, “Gökçeada Havaalanı adanın turizmine, gelişmesine katkı sağlayacak. Bakın denizde son birkaç senede 10 kat artış olmuş. Eğer burada deniz seferleri olmasaydı, bu rakamlara ulaşmak mümkün olmazdı. Aynı şekilde bilhassa sağlık konusunda ülkemizde yapılan çalışmalar rekor niteliğindedir. Bırakın kara ambulansı, hastalar helikopter ambulanslarla taşınır hale geldi. 17 tane helikopter ambulansımız var. Bunlar yurdun değişik bölgelerine dağılmış durumdalar. 2 tane ambulans uçağımız var. Acil durumda bu hastaları alıp tam teşekküllü hastanelere getirir hale geldi. Bütün bunları insan için yapıyoruz. Çünkü ‘insanı yücelt ki devlet yücelsin’ anlayışı ile bir iktidarız. Bunun için bunları yapıyoruz” şeklinde konuştu.
“TÜRKİYE BİR DÖNÜM NOKTASINDA”
Konuşmasında referandum konusunda değinen Bakan Binalı Yıldırım muhalefete sert tepki göstererek, “Türkiye bir dönüm noktasında. Bu Anayasa’nın seçimlerle karıştırılmaması lazım. Muhalefet partisi referandumu seçimle karıştırıyor. Şunu iyi bilsinler ki, eğer bu referandumda dedikleri olmazsa ellerinde kredileri, sermayeli kalmayacak. Bunu seçim propagandası haline getirmek Türkiye için yanlış olur. Bu referandum hiçbir şekilde seçim kampanyasına heba edilecek değişiklikler değildir.Bu değişiklikler kadınlarımız, çocuklarımız, şehitlerimiz, dul ve yetimlerimiz, gazilerimiz, engelli vatandaşlarımızın daha iyi şartlarda yaşaması, haklara sahip olması için getiren düzenlemelerdir. Bu düzenlemelere hayır diyenleri neye hayır diyeceklerinin sorulması lazım. Çocuklarımız her türlü kötü istismardan korunacak. Buna mı hayır diyecekler? Kadınlarımıza daha fazla hak verilecek. Buna mı hayır diyecekler? Bu sorunun hayır vereceklere sorulması lazım. Bırakın bu particiliği. Türkiye’nin önünü açalım. Türkiye’de darbe sonrası yapılan anayasa artık dar geliyor. Kimsenin Türkiye’nin hizmetlerini daha fazla geciktirmeye hakkı yok. ‘Derdin varsa Marko Paşa’ya derdini anlat’ diyorlar ya. İşte gerçek Marko Paşa yeni anayasa ile geliyor. Muhalefetin gözünü siyaset bürümüş. Başka bir izahı yok. Bunlara ‘hayır’ demenin akılla izahı yok. Bu olsa olsa ‘benim partim varsa ben varım, benim partim yoksa ülkem ve Türkiye umumda değil’ anlamını taşıyor. Ülke menfaatleri karşısında herkesin siyaseti arkada bırakıp birlikte el ele hareket etmesi lazım” diye devam etti.
“VATANDAŞ BUNU AFFETMEZ”
Muhalefetin hayır tutumunda tutarsız davrandığını da iddia eden Yıldırım, “Muhalefet partileri ‘Biz aslında bu Anayasa’nın 2 maddesine itiraz ediyoruz’ diyorlar. ‘2 madde çıkarılırsa evet deriz’ diyorlar. 2 madde yüzde 10 yapar. Yüzde 10 için yüzde 90’ı reddedilir mi? Yüzde 10’mu büyük yüzde 90’mı büyük. Vatandaş bunu affetmez. Bu seçim değil. Bu Türkiye’nin demokratikleşme projesi. Burada ilk defa bu anayasa değişikliği ile Türkiye’de milletin korunduğu bir anayasaya geçiliyor. Herkes hesap verecek. Darbe yapacak olan da, bu ülkeyi soymaya kalkan da, peşkeş çekenler de hesap verecek. Biliyorsunuz bazıları hesap ermiyor. Bu Anayasa ile Yüce Divan’da TBMM Başkanı da, Genelkurmay Başkanı da, kuvvet komutanlarız da hesap verecek. Hiçbir suç cezasız kalmaz. Bizi Yüce Divan’la tehdit edenler şunu iyi bilsinler; biz beyaz gömleğimizi giyerek geldik. Sizin desteğiniz var oldukça buna devam edeceğiz. Buradan da kıskananları Allah’a havale ediyoruz. Yarın da yollarda yaptığımız çalışmalar sebebiyle 3-5 bin şantiyenin tamamının girişine milletimize verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileklerini yazacağız. Biz laf değil, iş yapıyoruz. Bunu da herkes bilsin” dedi.
“YARGI VE YARGIÇLAR KARARLARI KONUŞURLAR”
Konuşmasında yargı sistemine de değinen Bakan Yıldırım, “Tarihin birinde Adalet Bakanı ne demişti? ‘Yoksa ülkücüleri mi, MHP’lileri mi alacaktı’ İşte yargının siyasallaşması o zaman başladı. Yargı ve yargıçlar kararları konuşurlar. Yargıcın işi hukuk metinleri okumak hakkaniyet neyse geciktirmeden adaletin tecellisini sağlamaktır. Bu anayasa ile bunun da önündeki engelleri kaldırıyoruz. Bakın bu anayasa değişikliği ile ilgili MHP Genel Başkanı’nı açılmasını gerçekten çok düşündürücü. Kendisi 12 Eylül’ün darbeci ülkücülerine ‘bunlar ülkücü müsveddesi’ dedi. ‘Bunların aramızda işi yok dedi’ çıktı. Rahmetli Türkeş’in herhalde kemikleri sızlıyordur. Böyle bir şeyi duysa herhalde kanından ölürdü” ifadelerini kullandı.
Yapılan konuşmaların ardından ise havaalanın açılışı gerçekleştirildi. Törene Çanakkale Valisi Abdülkadir Atalık, AK Parti Çanakkale Milletvekilleri Müjdat Kuşku ve Mehmet Daniş, DHMİ Genel Müdürü Orhan Birdal, Gökçeada Kaymakamı Kamuran Taşbilek, Gökçeada Belediye Başkanı Yücel Atalay ile çok sayıda vatandaş katıldı.
Törenin ardından Bakan Binali Yıldırım ve protokol üyeleri diğer etkinliklere katılmak üzere Gökçeada’dan Çanakkale’ye hareket etti.
İHA
Yorumlar...
AVNİ TOZAR
24/02/2011 22:51ulaşım demek hizmet demek ülkemize turizm yönden büyük katkı saglar
Burak
15/08/2010 19:22Çok güzel bir gelişme gerçekten.