Eceabat’taki Kazılarda 700 Yıl Öncesine Ait Şarap İmalathanesi Bulundu

Çanakkale’nin Eceabat ilçesinde Çamburnu mevkiinde devam eden kazı çalışmaları sırasında Bizans döneminden kalma 700 yıl öncesine ait şarap imalathanesi bulundu.

Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı alanında yer alan Eceabat İlçesindeki Maydos Kilisetepe Höyüğü kazılarının başkanlığını yapan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Göksel Sazcı, Çamburnu mevkiinde gerçekleştirdikleri ikinci kazı alanında ilginç bulgulara ulaştıklarını belirterek, “Bu bölgede yaptığımız kazı çalışmalarında Bizans dönemine ait 13. ve 14. yüzyıldan kalma günümüzden yaklaşık 700 yıl öncesinde kullanılan şarap imalathanesine ulaştık. Bugün Türkiye’de bu tün imalathane 2-3 tane vardır. Tüm Anadolu’da, bırakın tüm dünyada bu tip şarap imalathanelerini bulmak çok zor. Bunlar bir elin sayısını geçmez. Bunlara sahip çıkmamız, korumamız lazım. Bu kapsamda bizler bu yıl içinde alanda yaptığımız ilk çalışmalarda sit alanının nereye kadar ulaşacağına yönelik sondajlar yaptık. Bu yıl içinde sondaj sayımız 8’i buldu. Önümüzdeki yılda çalışmalarımı yapacağız. Verilerimizi anıtlar kuruluna vereceğiz. Onlarda bölge hakkında genel bir değerlendirme yapacaklar. Bu alanı Belediye Başkanımız Kemal Dokuz’un yardımlarıyla çevirerek koruma altına alacağız” dedi.

ÇANAKKALE VALİSİ TUNA, MAYDOS KİLİSETEPE HÖYÜĞÜ KAZI BÖLGESİNİ İNCELEDİ
Çanakkale Valisi Güngör Azim Tuna, Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı içinde yer alan Eceabat ilçesindeki Maydos Kilisetepe Höyüğü kazı alanında incelemelerde bulundu.

Eceabat Kaymakamı Bülent Uygur, İl Kültür ve Turizm Müdürü Şinasi Haznedar ve Eceabat Belediye Başkanı Kemal Dokuz’un da katıldığı incelemede, Maydos Kilisetepe Höyüğü Kazı Başkanı Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Göksel Sazcı tarafından Çanakkale Valisi Güngör Azim Tuna’ya bilgi verildi.

ÇOMÜ Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Göksel Sazcı, Bakanlar Kurulu Kararı doğrultusunda 10 yıl boyunca devam edecek olan Maydos Kilisetepe Höyüğü kazısına geçen yıl başladıklarını belirterek, “Antik adı ‘Maydos’ olan Eceabat yerleşiminin ortasında bulunan ve ismini daha önce üzerinde bulunan bir kiliseden alan Kilisetepe Höyüğü’ndeki kazıların ikinci yılını tamamladık. 200×180 ebadındaki Maydos Kilisetepe Höyüğü, 33 metrelik yüksekliği ile Gelibolu Yarımadası’nda en büyük höyüklerden biri olma özelliğini taşıyor. Bu yılki kazılarda önemli bulgulara da ulaştık. Yaptığımız kazılarda, 3 bin 300 yıl öncesine ait dünyada bilinen en eski kartonpiyer uygulamasına ulaştık. Troia’da yalnızca bir sur ve sur etrafında bir ya da iki ev planı var. Merkezdeki yapılar yok. Bu durum, Athena Tapınağı yapılırken bu merkezdeki idari binaların hepsinin antik bir teraslama yapılarak yıkılmasından kaynaklanıyor. O yüzden Batı Anadolu’da asilerin, soyluların, din adamlarının, yöneticilerin yaşadığı idari binaların nasıl olduğunu bilmiyoruz. Maydos Kilise Tepesi Höyüğü’ndeki kazılarda çıkarılan yapıların bu boşluğu dolduracağına inanıyoruz. Yaptığımız kazılarda ortaya çıkan yapıların süslendiği pişmiş tuğladan yapılmış spiral motifli kabartma bezemeli, üzerinde kırmızı ve beyaz renklerde boyamaların yapıldığı yüzlerce rölyef parçaları adeta o günlerde pencerelerde süsleme amacıyla kullanılmış. Yani bugün kullandığımız kartorpiyer uygulamasının bir örneği. Gelecek yıllarda Maydos Kilisetepe Höyüğü, Troia gibi turistlerin en önemli ziyaret edecekleri yerler arasına girecek. Buna inanıyoruz” dedi.

Çanakkale Valisi Güngör Azim Tuna da Eceabat’ta yapılan kazıların önemine değinerek, “Burada gerçekten çok önemli sonuçlar çıkıyor. Troia ile ilgili bilmediğimiz birtakım hususlara buradaki kazı sonucunda ulaşabiliyoruz. Kazıların devamını heyecanla bekliyoruz. Bu kazıları çok aceleye getirip yapmamak lazım. Birçok eseri çıkarıp müzeye teslim etmişler. Çok güzel ancak biliyorsunuz müzelerimizin kapasiteleri maalesef yetersiz. Aldığımız şeyi sergileyemiyoruz. Bunları acaba iyi muhafaza edebiliyor muyuz? Bunlar hep soru işareti içinde duruyor. Hızlı bir şekilde belki müzelerimizi inşa edip kapasitelerini artırma, ardından buluntuları hemen sergileme imkanına kavuşmamız lazım. Yoksa kazılarda bir şey çıkarmanın bir esprisi yok. Binlerce yıl bozulmadan gelen eserlerin sadece tahribatını hızlandırırız” ifadelerini kullandı.

Vali Tuna, ödenek konusunda bir sıkıntı olmadığını da belirterek kazıların önümüzdeki yıllarda planlı ve programlı bir şekilde devam edeceğini sözlerine ekledi. Vali Tuna ve beraberindekiler, daha sonra Kilisetepe Höyüğü’nde incelemelerde bulundu.

İHA