ÇOMÜ 17 Teknesi Denize İndirildi

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ÇOMÜ 17 Gemisi yapılan törenle denize indirildi. Geçtiğimiz aylarda ÇOMÜ 1 Araştırma teknesini de denize indiren Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, deniz filosunu günden güne büyütüyor.

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi’nin yürüttüğü eğitim ve bilimsel çalışmalarında kullanılacak olan gemi Gelibolu Tersanesi’nde düzenlenen bir törenle denize indirildi.

ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner bugünün kendileri için heyecanlı ve mutlu bir gün olduğunu belirtti. Prof. Dr. Sedat Laçiner “Heyecanımızı paylaşanlara, heyecanımıza ortak olanlara teşekkür ediyoruz” diyerek başladığı konuşmasında Su Ürünleri Fakülteleri’nin Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi olma sürecine değindi ve şunları söyledi;

“Göreve başladığımızda fakültemizin adı Su Ürünleri Fakültesi’ydi. Fakülte mensuplarıyla yaptığımız değerlendirmelerde bu ismin ve fakültedeki yapılanmanın çok sağlıklı olmadığı sonucuna ulaştık. Tüm Türkiye’deki Su Ürünleri Fakülteleri’ni de değerlendirdik ve bu analizlerin sonucunda meselenin çok daha kapsamlı ele alınması gerektiğine karar verdik. Mesele sadece su ürünleri değil, aynı zamanda deniz bilimleri ve teknolojisi meselesiydi.

Alanında Öncü Fakülte; ÇOMÜ Deniz Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi olarak su ürünlerini ihmal etmeden ve hatta güçlendirerek ama bunun yanı sıra gemi yapımı, deniz bilimleri ve deniz işletmeciliği, denizin çevre yönüyle, canlılarıyla ele alındığı bir yapılanmaya öncülük etmeye çalıştık. Şu anda deniz bilimleri ve teknolojisi ile çalışmalar yürütülüyor.

Teoriyi Pratiğe Dönüştürüyoruz!
Eğer deniz çalışıyorsanız, denize dokunmak zorundasınız. Fakat ne yazık ki ülkemizde en ciddi sorunlardan bir tanesi de bu. Öğrencilerimiz eğitim aldıkları alanda uygulama yapma şansını yakalayamıyor. Deniz bilimlerinden öğrenci mezun ediyoruz, yüzme bilmiyor, denize girmiyor, suya dokunmuyor. Teoride kalan, uygulanmayan bilgi ise körelir, en nihayetinde de yok olur gider. ÇOMÜ 17 teknesinin bir işlevi de bu olacaktır. 2011 yılında üniversitemizin metal teknesi bulunmuyordu. Elimizde bilim teknesi vardı, on metreden oluşan ahşap bir tekneydi. Bunun dışındakiler ise ahşaptan hallice olan teknelerdi ve öğrencilerimize bu teknelerle hizmet vermemiz, uygulama yaptırmamız mümkün değildi.

ÇOMÜ Filosunu Yeniledi!
Bugün geldiğimiz noktada ise Bilim Tekne’sinin bakımları yapıldı, 18 metrelik, metalden oluşan ÇOMÜ 1 geçtiğimiz aylarda suya indirildi. Bu tekne sayesinde fakülte öğrencilerimiz denizde balık tutmaktan, ağ atmaktan, ağ çekmekten, deniz araştırmaları yapmaya kadar derslerini Çanakkale Boğazı’nın üzerinde yapmak gibi bir ayrıcalığa kavuşmuş oldular. Hatta bir derslerine ben de doğrudan katıldım. Belki de Türkiye’de ilk defa olarak teorik dersleri su üzerinde, deniz üzerinde almak gibi bir şansa kavuşmuş oldular. Bilim 1 teknemiz aralıksız olarak hem eğitim faaliyetlerine hem bilimsel çalışmalara devam ediyor.

ÇOMÜ 2 Güzelyalı’da bulunuyor. Orada bizim bir kültür balıkçılığı kafesimiz var. O kafeslere bağlantılı olarak 13 metrelik bir araştırma teknesi de orada katkısını devam ettiriyor. 12 metrelik bir araştırma teknemiz olan ÇOMÜ 3 ise Gökçeada’da bulunuyor. Gökçeada’da Balıkçılık Teknolojileri ile ilgili bir bölümümüz var, orada faaliyetini sürdürüyor. Dolayısıyla ÇOMÜ sadece ahşap birkaç tekneden oluşan filosunu yeniledi. Eskiyenleri elden çıkardı. Kullanılabilir olanları yeniledi ve metal araştırma teknelerine yönelmiş oldu.

ÇOMÜ 1’den sonra bugün bir diğer teknemizi denize indireceğiz, bu geminin büyüklüğü yaklaşık 25 metre ve açık denizlerde de faaliyet gösterebilecek bir büyüklüğe sahip. Bu teknenin üzerine pek çok aparat gelecek, vinçler takılacak Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji bölümü gibi bölümlerimizin deneylerini yapabileceği laboratuvarlar oluşturacağız. Sadece Deniz Bilimleri değil, Mühendislik Fakültesi gibi diğer Fakültelerimizde bu tekneden sonuna kadar istifade edecekler. Böylece filomuzdaki ikinci metal tekneye de sahip olmuş olacağız.

Bunu diğer üniversiteler açısından ele alırsak; açık denize çıkmak ve orada araştırmaları sürdürmek gibi katkıları olacak. Misal, Ege Denizi’nin deniz yapısında nelerin olduğunu araştırmak, deprem araştırmaları yapabilmek ve deniz canlılarının çevre kirliliğinin incelenmesi bu gemi sayesinde mümkün hale gelecek. Bunun yanı sıra eğitim faaliyetlerini de daha rahat yapabileceğimiz gemiye sahip olmuş olacağız. Çünkü kamara odasına baktığımız zaman 20 kişinin üzerinde insanın rahatlıkla geceleyebileceği, araştırma yapabileceği bir tekneye sahip olmuş oluyoruz. Diğer üniversitelerin alt yapılarıyla kıyasladığımızda bu büyüklükte, metal, bu donanımda, ve yeni teknenin olmadığını biliyorum. Dolayısıyla bu da Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’ne çok ciddi bir ayrıcalık kazandırıyor. Daha eski üniversitelerimizde, daha uzun gemiler var ama onlar da çok eski ve tamire ihtiyaç duyuyor. Dolayısıyla Türkiye’nin üniversitelerin sahip olmuş olduğu en yeni, en büyük gemi ile karşı karşıyayız bu da bizim arkadaşlarımıza çok büyük üstünlükler ve avantajlar sağlamış olacak.

Deniz Bilimleri İçin Tarihi Bir An!
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi bilim ve eğitim altyapısını yenilemek için çok ciddi bir gayret sarf ediyor ve bunun karşılığını da bilimsel yayınlar ve eğitim sıralamasında üst sıralara çıkmak olarak alıyor. Elbette deniz, bu alanda yapmamız gereken başta gelen öncelikli alanlarımız arasında yer alıyor. Çünkü Çanakkale Manisa’dan sonra en uzun deniz kıyısına sahip olan ikinci il. Böyle bir yerde deniz bilimleri alanında çalışma yapmamak, öncü olmamak çok büyük bir hata olurdu. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi de bunu sadece bilim ve eğitim açısından değil Çanakkale’yi geliştirmek ve katkı sağlamak açısından da bir sorumluluk projesi olarak değerlendiriyor. Ben bu duygular içerisinde hepinize tekrar teşekkür ediyorum. Gerçekten bizim için ve Deniz Bilimleri için tarihi bir an. Türkiye’nin deniz araştırmalarına çok ciddi katkı yapacak bir gemiyi denizle buluşturmuş olacağız.”