Saim Yavuz: “Kent Konseyi, Kayıtsız Şartsız Bütün Kentlilerindir”

16 Ekim 2014

Çanakkale Kent Konseyi’nin seçimli genel kurulu 18 Ekim’de yapılıyor. Çanakkale Kent Konseyi Başkanı Saim Yavuz, iki yıl görev yapacak başkan ve yürütme kurulu üyelerinin seçileceği genel kurul öncesi basın toplantısı düzenleyerek “Kent Konseyi Başkanlığı’na aday olan biri ben olmak üzere 3 adaya Kent Konseyi başkanı olarak başarılar diliyorum ve Kent Konseyi’nin ne olduğuyla ilgili bazı bilgileri paylaşmak istiyorum” dedi.

16 Ekim 2014 Perşembe günü saat 13.00’da Kent Konseyi toplantı salonunda yapılan basın toplantısında konuşan Saim Yavuz, şu ifadelere yer verdi:

“Kent Konseyi’nin seçimli genel kurulu 18 Ekim Cumartesi günü yapılacak. İki yıl görev yapacak başkan ve yürütme kurulu üyeleri seçilecek.
Çanakkale Kent Konseyi Başkanlığı’na aday olan biri ben olmak üzere 3 adaya Kent Konseyi başkanı olarak başarılar diliyorum ve Kent Konseyi’nin ne olduğuyla ilgili bazı bilgileri paylaşmak istiyorum.
Değerli başkan ve yürütme kurulu adayları:
Kent Konseyi Yönetmeliği Kent Konseyi’ni şöyle tarif eder: “Merkezi yönetimin, yerel yönetimin, kamu kurumu niteliğindeki mesleki kuruluşlarının ve sivil toplumun ortaklık anlayışıyla, hemşehrilik hukuku çerçevesinde buluştuğu; kentin kalkınma önceliklerinin, sorunlarının, vizyonlarının sürdürülebilir yaşantı ilkeleri temelinde belirlendiği, tartışıldığı, çözümlerin geliştirildiği ortak aklın ve uzlaşmanın esas olduğu demokratik yapılar ile yönetişim mekanizmalarıdır.”
Bu tarif, kent konseyini yönetenlere ve yönetimine talip olanlara şunları söylemektedir:
Kent konseyi demokratik bir yapıdır: Bu yapı, kentteki resmi, yarı resmi ve sivil kuruluşların, kente ait düşüncelerini ve eylemlerini hiçbir farklılık gözetmeden ortaklaşa, tartışarak ve uzlaşarak belirlediği ve çözdüğü için demokratiktir.
Kent Konseyi demokratik bir yapıdır: Bu demokratik yapı Kent Konseyinin çalışma gruplarıdır. Meclisleridir. Yürütme Kuruludur. Başkanıdır ve Genel kuruludur. Genel Kurul, kentteki örgütlü örgütsüz tüm vatandaşlardır. Her bireyin kendi iradesiyle ve bilgisiyle, kente karşı kendi sorumluluğuyla katıldığı ve özgürce düşüncelerini, önerilerini dile getirdiği ve karar aldığı bir katılım ve paylaşım merkezi olduğu içindir ki demokratiktir.
Kent Konseyi demokratik bir yapıdır: Bu yapıda herkesin iradesi kendisine aittir. Bu irade hiç kimse tarafından sahiplenemez. İradeler teslim alınamaz. Bir irade başka bir iradeyi reddedemez. Her irade değerlidir, önemlidir.İradelerin siyaset ve menfaat aidiyetlerine bakılmaksızın, düşüncelerin ifade edildiği ve değer verildiği bir yapı olmasından dolayı bu yapı demokratiktir.
Kent Konseyi demokratik bir yapıdır: Bu yapı hiç kimsenin özel alanı olmadığı gibi, hiç kimsenin “malı”da değildir. Alınıp satılamaz, üzerinde pazarlıklar yapılamaz. Kentin en akıllı, en zengin, en becerikli, en tepedeki kişisi de olsanız, bu yapıda her birey tektir ve değerlidir. Orada hemşehrilik hakkı ve hukuku egemendir. Ve orada herkes için eşitlik ve adil tutum egemendir ve bundan dolayıdır ki demokratiktir.
Kent konseyi demokratik bir yapıdır: Bu yapıda bireyler, kent için düşünüp önerdiklerini, oluşturulan tartışma, paylaşma ve çalışma ortamlarında birlikte kararlaştırarak sonuçlandırırlar. Çok düşünürler, çok tartışırlar, çok çalışırlar ama bundan da önemlisi bir diğeriyle yeniden tanış olurlar, bir diğerinin önemli olduğunu bilirler. Bundan dolayıdır ki bu yapı demokratiktir.
Kent Konseyi demokratik bir yapıdır: Bu yapıda seçilmiş yöneticiler, STK’ların alanlarına girerek, onların yerine geçerek onların yapabileceklerini yapamazlar. Bu yapıda yöneticiler, STK’ların daha iyi, daha çok ve sürekli yapabilmelerini sağlayacak olanaklarla buluşturarak onların gelişmelerini ve yapabilirliklerini desteklerler. “Siz durun, biz sizin yerinize yaparız”e yer olmadığı içindir ki, bu yapı demokratiktir.
Kent Konseyi demokratik bir yapıdır: Bu yapıya kendi organları dışında hiçbir kurum ve kimse emir-talimat veremez. Bu yapının programını, yapıp yapmayacaklarını kendi organları ve yönetmelikleri belirler. Bu yapıdaki çalışmalar ve kent için oluşturulan karara yönelik öneriler ile kentlilerin birlikte yaptıkları etkinlikler, bu yapının temelini oluşturan Çalışma Grupları ve Meclisler tarafından gerçekleştirilir. Gerçekleştirilen her etkinlik ve karar için üretilen her öneri, birçok kurum ve kuruluş ile uzmanların yoğun bilgileri ve emekleriyle ortaya çıkartılır ve ortaya çıkartılan öneri, uygulamaları için ilgili kurumların kararına sunulur. Bu da bir emir talimat içermediği içindir ki, bu yapı demokratiktir.
Kent Konseyi demokratik bir yapıdır: Bu yapı salt “itiraz eden” ya da “karşı çıkan” bir anlayış ve tutum değil, çözüm ve öneri üreten “kurucu” bir anlayış ve tutumu temsil eder. Bu yapı, egemen olan yönetim anlayışı ve ilişkilerinin içinden, ona tabi olmadan, ama onunla birlikte, “birlikte yönetim” anlayışını ve biçimini zorlar. Bu yapı, “yönetişim” olarak adlandırılan, kenti seçilmişlerle seçilenlerin birlikte yönetmesini talep etmekle kalmayıp sorumluluk alarak, eşit paydaşlığı savunduğu ve uyguladığı içindir ki demokratiktir.
Son söz olarak, 18 Ekim Cumartesi günü yapılacak Genel Kurul’da başkanlığa ve yönetime aday olacaklara kendim de dahil; Kent Konseyi Başkanı ve 10 yıldan buyana emek vermiş biri olarak hatırlatmayı bir görev biliyorum: Sizler bir yurttaş olarak sorumluluk almak istiyorsunuz. Alacağınız bu sorumluluk sadece ve sadece sizin özgür iradenizle vermiş olduğunuz bir karardır. Hesaplar kitaplar yaparak, yalan dolan dedikodular ve karalamalar yaparak, vaatlerde bulunarak, çıkar ilişkilerine dayalı pazarlıklarla yönetim paylaşımları yapmak ve bu yolla kendinizi başkan veya yönetim kurulu üyesi yapmayı planlamak, bu demokratik yapıya uygun bir davranış biçimi ve anlayışı olamaz. Egemen olan siyaset yapma ve yönetme anlayışının “ele geçirme” yöntemlerinin Kent Konseyi’nde yeri yoktur. Bırakın onlar bildikleri gibi yapsın. Siz yeni değerlerin yaratıcıları ve temsilcileri olun. Kent Konseyi “adayın” malı mülkü değildir. Kent Konseyi, kayıtsız şartsız bütün kentlilerindir. Sahibi kentlilerdir ve Kent Konseyi’ni kimlerin yöneteceğine de siyasetin kapalı kapılarının ardındakilerle yapılan paylaşım pazarlıklarını, çıkar hesaplarını değil; yurttaşların kendi özgür iradeleriyle karar vermesinin önündeki engellerin kaldırılması için çabalarınızı sürdürün. Mesele sizlerin kaybetmesi değil, Kent Konseyinin kazanması olmalıdır.
Demokratik değerlerin ve özgür yurttaş bilincinin gelişmişlik düzeyini de gösterecek olan, Kent Konseyi Genel Kurulu’nda bütün adaylara başarı dileklerimi tekrarlar saygılarımı sunarım.”

Yorumlar...

    Henüz yorum yok...

Sizin Yorumunuz...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir