Çanakkale’de 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü Kutlamaları
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, Türkiye’nin bir çok yerinde olduğu gibi Çanakkale‘de de sendikaların, çeşitli sivil toplum örgütlerinin, siyasi partilerin ve öğrenci kolektiflerinin katılımlarıyla kutlandı. Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) ve Birleşik Kamu İşgörenleri Sendikaları Konferedasyonu’na (BİRLEŞİK KAMU-İŞ) bağlı sendikalar ile CHP, BDP, EMEP, ÖDP, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi, İşçi Partisi gibi siyasi partilerin yanı sıra Halkevleri, Halkların Demokratik Kongresi, Çanakkale Barosu, Türk Tabipler Birliği Çanakkale Tıp Öğrenci Kolu, Çanakkale Çevre Platformu, İnsan Hakları Derneği Çanakkale Şubesi, Çan Gençlik İnisiyatifi, Eğitim ve Çevre Hakkı Meclisi, Karabiga Çevre Platformu, Liseli Genç Umut, Gençlik Muhalefeti gibi birçok örgüt ve kolektiften binlerce kişinin katıldığı yürüyüş saat 13.15’te Salı Pazarı mevkiinden başlayarak İnönü caddesi boyunca devam etti. Yol boyunca attıkları sloganlarla yoksulluğa, taşeronlaşmaya, güvencesizliğe, gericiliğe, ırkçılığa, emperyalizme karşı, emek, barış, özgürlük ve demokrasi vurgusu yapan katılımcılara birçok vatandaşta balkon ve pencerelerden alkışlarla destek verdi. Yürüyüşü Cumhuriyet Meydanında sonlandıran binlerce katılımcı burada bir miting gerçekleştirdi.
“Başka Bir Dünya Mümkün : Özgür ve demokratik bir ülkede eşit, kardeşçe ve farklılıklarımızla bir arada”
KESK’in koordinatörlüğünde gerçekleşen mitinginde, 1 Mayıs 1977’de Taksim Meydanı’nda hayatını kaybedenler için saygı duruşu ve AKP’nin politikalarını protesto için beş dakikalık oturma eyleminin ardından açılış konuşması Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nde sendikalaşma çalışmaları nedeniyle işten atılan taşeron işçiler tarafından yapıldı. Konuşmalarda 1 Mayıs’ın dünyanın dört bir yanında işçilerin, emekçilerin, yoksul köylülerin, ezilen halkların, yüreği emekten yana atan tüm toplumsal kesimlerin mücadeleyi, dayanışmayı, birliği alanlara taşıdığı bir gün olduğu belirtilerek şu ifadelere yer verildi:
“Ekonomik alandaki kriz, kapitalizmin yarattığı her anlamdaki eşitsizlikleri ve adaletsizlikleri derinleştirirken, tüm dünyada emekçiler talepleri için sokağa çıkıyor. Portekiz’den, İspanya’ya, İtalya’dan Yunanistan’a ve Güney Afrika’ya işçiler, emekçiler egemenlerin işsizlik, uzun çalışma saatleri ve düşük ücretler üzerine kurduğu sömürü düzenine başkaldırıyor ve “Başka Bir Dünya Mümkün!” diyerek haykırıyor. Ülkemizde işçiler ve emekçiler olarak birliğe, dayanışmaya ve ortak mücadeleye her zamandan daha çok ihtiyaç duyduğumuz günlerden geçiyoruz.AKP iktidarı eliyle ülkenin ve emekçi halkın geleceği karartılmaya çalışılıyor. Yukarıdan aşağıya devletin tüm kurumları üzerinde kurulan tekelci iktidar başkanlık sistemi ile tek adam diktasına dönüştürülmeye çalışılıyor. Bir avuç zenginin daha fazla zenginleşmesi için milyonlar yoksullaştırılıyor, yaşadığı evlere kadar sahip oldukları her şey iktidar eliyle sermayeye sunuluyor.İnsanı, emeği ve doğayı son damlasına kadar sömüren bu düzen, hayatın her alanını ticarileştirerek başta sağlık ve eğitim olmak üzere en temel haklarımızı bile ellerimizden alırken, bizlere sefalet ücretleriyle açlığı, yoksulluğu reva görüyor.Dizginlerinden koparılmış sermayeye “Daha ucuz emek, daha fazla kar” için taşeron tipi güvencesizlikle kölelik düzenini inşa ediyor.Fabrikalarda, yer altı madenlerinde çalışan işçileri ölümle yaşam arasındaki ince çizgide çalışmak zorunda bırakıyor, emeği gibi yaşamlarına da el koyuyor. İktidara geldiği tarihten bu yana on binlerce işçi kardeşimizin ölümü, ailelerinin çektiği acı, akan giden gözyaşları AKP’ye yetmemiş olacak ki, bu düzeni kamu alanı dahil tüm çalışma alanlarımızda kurmaya yelteniyor. Şimdi, buradan Taksim’de ve tüm ülkede 1 Mayıs’ı mücadele çığlığına dönüştüren, ülkesi ve geleceği hakkında söz sahibi biziz diyen milyonlarca işçinin, emekçinin sesiyle haykırıyoruz. Artık yeter! Mücadelesini verdiğimiz Türkiye eşit, özgür, demokratik ve bağımsız bir Türkiye’dir. Bugün AKP, Ortadoğu halklarını kuşatan emperyalist savaşta bölgesel bir güç olma hevesiyle ülkemizi kanlı savaşların taşeronluğunu üstlenmeye sürüklemektedir. Ülkemiz, Hatay’dan Malatya’ya, Adana’dan İzmir’e yurdun dört bir yanına yerleştirilen NATO üsleri ve füzeleriyle emperyalizmin cephe ülkesi haline gelirken, ABD’nin askeri üsleriyle kuşatılmaktadır. Emperyalizmin yuvalandığı, temas ettiği her yere götürdüğü tek şey egemenlik tutkusudur. Bugün Ortadoğu halklarının gelecekleri ellerinden alınırken, NATO bombalarıyla küresel sermayeye daha fazla sömüreceği tahakküm alanları açılmaktadır. Ardında milyonlarca ölüm, acı ve gözyaşı bırakarak, halkların kalbinde onarılmaz yaralar açarak ilerlemektedir. AKP ise ABD’nin taşeronluğunu, NATO’nun ev sahipliğini yaparak bu kirli ve karanlık tarihte ülkemizi işbirlikçi taraf haline getirmektedir. Bizler, ülkemizin kanlı tarihe ortaklık edecek bir ülkeye dönüşmesine; Emperyalizmin maşası haline gelerek komşularıyla savaşın eşiğine gelmesine; Ortadoğu halklarının özgürlük ve demokrasi temelli geleceklerini yok etmek için ülkemizde savaş hazırlığı içinde olan NATO üslerine, ABD askerlerine İzin vermeyeceğiz! Barışın olmadığı yerde, insanca yaşam olmayacağını, eşitliğin ve özgürlüğün inşa edilemeyeceğini biliyoruz. Kürt sorununda silahları susturacak, anaların gözyaşlarını dindirecek, onurlu ve kalıcı bir barışın sağlanmasını esas alacak bir diyalog zeminini güçlendirmek, bu ülkede yıllardır barış mücadelesini kararlılıkla veren herkesin tarihsel bir sorumluluğudur. Türkiye halklarının eşitlik ve özgürlük mücadelelerinin de önünü açabilecek böylesi bir iklim, kuşkusuz birarada gönüllü yaşam esasına dayanan çözüm taleplerini benimseyen herkesin ortak mücadelesiyle yaratılacaktır. Özgür ve demokratik bir ülkede eşit, kardeşçe ve farklılıklarımızla bir arada yaşayacağımız geleceği bugünden kuralım. Şimdi kalbimiz burada tüm dünya emekçileriyle birlikte atıyor. Sermayenin zulmüne, sömürüsüne karşı seslerimizi birleştiriyor, bu baskı, sömürü ve zulüm düzenine karşı eşit, özgür ve demokratik bir ülke kurma mücadelesini yükselteceğimize söz veriyoruz. Yolumuz açık olsun. Yaşasın 1 Mayıs!”
GALERİYİ GÖRÜNTÜLE
Biz Çocuklarımıza Onurlu Bir Gelecek Bırakacağız! Ya Siz?
Bu yıl ilk defa Çanakkale Barosu’nun da yer aldığı 1 Mayıs mitingine Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ın da katıldığı gözlendi. Coşkulu kutlamalara ve renkli görüntülere sahne olan Cumhuriyet Meydanında sendikalar, demokratik kitle örgütleri, siyasi parti üyeleri ve öğrenci kolektifleri hak ve taleplerini dile getirirken endüstriyel futbola karşı çıkan Beşiktaşlı taraftarlarda “Halkın Takımı Beşiktaş”,”Çarşı Faşizme Karşı” sloganları ile ilgi çekti.
Alandaki feminist kadınlar “Kadınlar Artık Susmayacaklar”, “Bedenimiz, Emeğimiz, Kimliğimiz Bizimdir” sloganlarıyla patriyarkaya, kapitalizme, militarizme, homofobiye, milliyetçiliğe, cinsiyetçiliğe, ırkçılığa, erkek egemenliğine karşı mücadele ettiklerini belirterek yaşamın her alanında eşitlik talep ettiklerini ifade ettiler.
Çanakkale’nin Biga ilçesine bağlı Karabiga beldesinde “Termik Santrale Hayır” diyen Karabiga Çevre Platformu altın madenciliği ve kurulmakta olan termik santraller nedeniyle Kazdağları’nın yok olmakla karşı karşıya olduğunu belirterek çevre katliamlarına sessiz kalınmaması ve Kaz dağlarına sahip çıkılması çağrısı yaptı.
Kamuda esnek, kuralsız ve güvencesiz çalışma uygulamalarının yaygınlaştırılmasına paralel olarak iş güvencelerinin ellerinden alınmak istenmesi, rotasyon adı altında sürgün ve cezalandırmaların kapıda olması, performans değerlendirme uygulamaları ile kamuda köle gibi çalışmanın koşullarının yaratılmak istenmesinin kabul edilemez olduğunu söyleyen Eğitim-Sen üyeleri “Eğitim ve bilim emekçileri olarak, haklarımıza ve geleceğimize sahip çıkmak, çocuklarımızın eğitimli ve sağlıklı, güven içinde yaşayabileceği, halklarla kardeşlik ve barışı gözeten bir Türkiye talebini haykırmak için Türkiye`nin her yerinde alanlardayız.” dedi.
Alandaki kalabalık tarafından sık sık “Yaşasın halkların kardeşliği”, “Gün gelecek devran Dönecek AKP halklara hesap verecek”, “İş, ekmek, özgürlük”, “Biz çocuklarımıza onurlu bir gelecek bırakacağız! Ya siz?”, “Her yer Taksim, her yer direniş” sloganlarının atıldığı mitingde İstanbul’da 1 Mayıs kutlamalarını Taksim Meydanı’nda yapmak isteyen göstericilere yönelik polis şiddeti de kınandı.
Çanakkale’deki 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü şarkılar ve halaylarla son buldu.
– Memur-Sen 1 Mayıs’ı Çanakkale’de Kutladı
Yorumlar...
Henüz yorum yok...