Çanakkale’de Tarım Zirvesi Yapıldı

11 Mayıs 2012

Çanakkale Valiliği koordinasyonunda Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü’nce organize edilen zirvenin hedefi, Çanakkale’nin Tarım Master Planını hazırlamak olarak aktarıldı.

Bir otelin toplantı salonunda gerçekleşen Tarım Zirvesi’ne Çanakkale Valisi Güngör Azim Tuna, Çanakkale Belediye Başkanı CHP’li Ülgür Gökhan, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şükrüye Aras Hisar, Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Feyzi Uğur, İl Genel Meclisi Başkanı Ali Rıza Tekin, Çanakkale Ticaret Borsası Başkanı Kaya Üzen, Çanakkale Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü İlkay Uçar ve sektörün tüm aktörleri katıldı. Vali Güngör Azim Tuna açılışta yaptığı konuşmada; üretici örgütleri, üniversite, tarımla ilgili kamu kurum ve kuruluşları, tarımla ilgili sivil toplum kuruluşları ve tarım girdi veren girdi alan sektör temsilcileri olmak üzere, tarımın tüm bileşenlerini bir araya getirdikleri Tarım Zirvesiyle, Çanakkale’nin Tarım Master Planının hazırlanması için ilk adımı attıklarını söyledi. Çanakkale Tarım Master Planının hazırlanmasındaki amaçlarını ise; sektörün sorunlarını, çözüm yollarını, hedeflerini ve beklentilerini ortaya koyarak, ülkenin AB (Avrupa Birliği) ile bütünleşme sürecinde Çanakkale’nin Hayvansal ve Bitkisel Üretimde özelliklede başta meyve sebze olmak üzere ürün çeşitliliğini, miktarını ve kalitesini artırarak rekabet ve pazar gücünü geliştirerek, çiftçinin gelirini artırmak ve başta gıda sanayi olmak üzere tarıma dayalı sanayiinin gelişmesini sağlamak olarak açıkladı.

Tarımın, ülke genelindeki sorunlarının değişik oranlarda Çanakkale tarımına da yansıdığını belirten Vali Güngör Azim Tuna, “Özellikle Türkiye tarımının en önemli sorunu olan yapısal sorunlar, Çanakkale tarımını da direk olarak etkilemektedir. Ülke tarımının en büyük sorunu olan tarımsal işletmelerin parçalı ve küçük yapısı, ilimizin de en büyük sorunudur. İşletmelerin bu yapısı tarımda üretim maliyetini artırmakta ve verimliliği düşürmektedir. İlimizde Tarımsal işletme sayısı 50 bin 720 olup, işletme başına düşen arazi miktarı 65 dekardır. Bu miktar ülkemizde işletme başına düşen arazi miktarının biraz üzerindedir. Tarımsal işletme başına düşen parsel sayısı da ortalama 7 adet olup, bu miktarda Türkiye ortalaması ile örtüşmektedir” dedi. Bu önemli yapısal sorunların dışında tarımın diğer önemli sorunlarını da iki ana başlık altında açıklayan Vali Tuna şöyle konuştu: “Bunlar üretim ile ilgili sorunlar ve pazarlama sorunlarıdır. Ülke genelini ve İlimizi ilgilendiren üretimle ilgili sorunların en önemlisi tarımsal üretimde bilinçsiz kimyasal girdi kullanımıdır. Tarımsal üretimde hastalık ve zararlılara karşı kullanılan zirai mücadele ilaçları ile kimyasal gübreler tekniğine uygun kullanılmadığında, ürünlerde kalıntı problemini oluşturmakta, kimyasal zehirli kalıntı bulunan bu ürünler, insan sağlını önemli ölçüde etkilemekte, bugün bilim dünyası tarafından kanser hastalığının en önemli nedeni olarak görülmektedir. Özellikle yaş meyve ve sebzedeki bu kimyasal kalıntı problemi, ülkemizin ve İlimizin de yaş meyve ve sebze ihracatının önündeki en önemli engeldir. İnsan sağlığını önemli derecede etkileyen bu kalıntı probleminin çözümünde en önemli görev çiftçimize ve tarımsal yayımla ilgili görev yapan resmi ve özel tüm yayımcı kuruluşlara düşmektedir. Bu önemli sorun çözülmezse, bundan başta çiftçimiz olmak üzere tüm tüketicilerimiz zarar görecektir. Ben bu sorunun çözümüne bir kez daha vurgu yaparak çiftçimizin zirai mücadele ilaçlarını teknik talimatlara göre kullanmasını, ilacın prospektüsünde yer alan son kullanma tarihi ile hasat arasındaki süreye riayet etmesini özellikle rica ediyorum. Tarımsal su kullanımı; toprak, yeraltı suyu ve yüzey sularının kirlenmesine neden olmaktadır. Suyun kirlenmesine yol açan kirleticiler; bitki besin maddeleri, tarımsal ilaçlar, toksik iz elementler ve patojenler olarak sıralanabilir. Sulama suyu ile birlikte taşınan kimyasal maddeler, gübreler ve pestisitler kirlilik tehdidi oluşturabilmektedir. Bu kirlilik, çiftçilerin gübre ve tarımsal ilaçları bilinçli kullanmaları sağlanarak azaltılabilir.”

Hayvancılık işletmelerinin de küçük olması; süt sağım üniteleri, soğutma tankı ve mekanizasyon gibi modern tekniklerin uygulanmasında sıkıntı yarattığını belirten Vali Tuna, “İlimizdeki hayvancılık işletmelerinin %80’i 5-20 baş arasında büyükbaş hayvan bulunan işletmelerdir. Bu durum süt üretiminde maliyetleri artırmaktadır. Ancak son yıllarda Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımızın Tarımsal Kalkınma Kooperatiflerine uyguladığı Toplu Ahır Projeleri ile köylerdeki kooperatif üyesi küçük işletmelerin bir araya toplanması teşvik edilmektedir. İlimizde de Kooperatif üyesi hayvancılık işletmelerinin uyguladığı Toplu Ahır ve Toplum Sağım Ünitesi projeleri ile işletmelerinin büyütülmesinde mesafe alınmakta ve büyük işletmeler, diğer küçük işletmelere örnek teşkil etmekte ve hayvancılık işletmelerinin büyütülmesiyle ilgili bir cazibe oluşturmaktadır. Bu bahsettiğimiz yapısal sorunlar ancak devlet politikasıyla çözülebilecek sorunlar olup, yapılacak hukuki düzenlemelerle ve buna ek olarak tarımda istihdam edilen nüfusun başka sektörlere kaydırılmasıyla kısa sürede çözülebileceğini ümit etmekteyiz” dedi.Tarla içi sulamada Çanakkale’nin; damlama ve yağmurlama gibi basınçlı sulama sistemlerine geçmede büyük bir gelişme gösterdiğini ifade eden Vali Tuna, “Özellikle sebze ve meyve alanlarında basınçlı sulama sistemleri ile sulama oranı %80 üzerine çıkmıştır. Devletimizin basınçlı sulama sistemlerine uyguladığı destek ve teşvikler ile bu sistemleri kuracak çiftçilere uygulanan sıfır faizli krediler bu konudaki önemli avantajlarımızdandır” diye konuştu.

Çanakkale’nin bazı ana sorunlarına, dezavantajlarına ve bazı avantajlarına kısaca değindikten sonra, yine kısaca kentin tarımsal alanda sahip olduğu güçlü yönlerinden de bahseden Vali Güngör Azim Tuna, “İlimiz sahip olduğu ekolojik şartlar (toprak, iklim v.d) nedeniyle polikültür tarım yapılabilme imkanlarına sahiptir. Tamamı ticari anlamda olmamakla birlikte ülkemizde yetişen çay ve muz dışındaki tüm bitkisel ürünler ilimiz sınırları içinde yetiştirilebilmektedir. Buğday, Domates, Sanayi Tipi Biber, Zeytin, Şeftali, Elma, Üzüm, Ayçiçeği, Çeltik ve Yem Bitkileri ilimizde ekonomik değere sahip ürünlerdir. Süt de ilimizin ekonomik öneme haiz hayvansal ürünüdür. İlimizdeki buğday üretimi ülke üretiminin %2 sini karşılamaktadır, Çanakkale’nin domates üretimi ülke üretiminin yaklaşık %5.7’sini oluşturmaktadır. Hem sofralık ve hem salçalık Domates üretiminde Türkiye’de 6. sıradadır.

Salçalık kapya biber ile de ülke üretiminin %15’ini gerçekleştirmektedir. Manisa ilinden sonra üretimde Türkiye ikincisidir. İlimizdeki zeytin üretimi, ülke üretiminin %7.3’sini karşılamakta, ağaç varlığı bakımından Türkiye’de 8. sıradadır. İlimizdeki elma üretimi, ülke üretiminin %4.5’ni karşılamaktadır. Golden çeşidi elma üretiminde, Isparta ilinden sonra Türkiye ikincisidir. Şeftali üretimi, ülke üretiminin %16’sini karşılamaktadır. Nektarin çeşidi şeftali üretiminde Türkiye birincisidir. Çanakkale ilinde çeltik üretimi ülke üretiminin %11’ünü karşılamaktadır. Edirne, Samsun ve Balıkesir’den sonra Üretimde Türkiye dördüncüsüdür. Ülkemizde üretilen sütün %4’ü Çanakkale’de üretilmektedir. İlimizde üretilen inek sütünün %95’i soğutulmuş süttür. Bu özellik sektörde bulunan yatırımcılar için aranan bir özelliktir. İl Müdürlüğümüzce yapılan çalışmalarla toplu sağım ünitelerinin sayısı her geçen gün artmakta ve dolayısıyla kaliteli süt üretimi gerçekleşmektedir. Ezine, Bayramiç yöresinde üretilen koyun, keçi ve inek sütlerinin karışımından üretilen Ezine Peynirinin ünü dünya tarafından bilinmektedir” dedi.

Süt sığırcılığında ve süt keçiciliğinde yüksek verimli damızlık hayvanların olmasının Çanakkale’nin güçlü yönlerinden biri olduğuna dikkat çene Vali Tuna, “İlimizdeki mevcut süt sığırlarının %83 Saf Kültür Irkından oluşmaktadır. Süt keçiciliğinde ise ilimizdeki keçi varlığının %75 süt verimi yüksek Türk Saaneni keçilerden oluşmaktadır. İlimiz bugün Türk Saaneni keçi varlığı ile Türkiye’nin en önemli damızlık merkezlerinden birisidir.

Halen inşası devam eden baraj ve göletler ile bunlara bağlı sulama sistemleriyle sulamaya açılacak yeni tarım alanlarının olması ve mevcut sulanabilir alanlarda Basınçlı sulama sistemlerinin (Damlama ve Yağmurlama) yaygın olarak kullanılması ilin güçlü yönlerindendir. Türkiye genelinde sulanabilir alanların %65’inde sulu tarım yapılırken, ilimizde bu oran %69.5 dur. Yine Türkiye’de toplam tarım arazisinin %19.5 sulu tarım yapılırken, İlimizde bu oran %23.6 dır. İlimizin İstanbul, İzmir ve Bursa gibi büyük tüketim merkezlerine yakın olması, tarımsal ürünlerin pazarlanmasında bir avantaj sağlamakta olup, buda ilin güçlü yönlerindendir. Çanakkale, Türkiye’de Muğla İlinden sonra en uzun kıyı uzunluğuna sahip bir İl olması nedeniyle de önemli bir su ürünleri potansiyeline sahiptir. Bu bağlamda; Türkiye’de Avrupa Birliğine üye ülkelere Su Ürünleri İhracatı yapan tesis sayısı 97 adet olup, bunun 13 adeti ilimizde bulunmaktadır. Yani Türkiye’de su ürünleri işleme tesislerinin %13,4’ü ilimizde bulunmaktadır. Yine Alternatif tarımsal üretim yöntemlerinden olan Organik Tarım ve İyi Tarım Uygulamaları yönünden organik tarımda Gökçeada, Ayvacık ve Eceabat, İyi tarım Uygulamaları yönünden Lapseki ve Bayramiç ilçelerimiz gibi uygun bölgelerin, ürünlerin ve çiftçi bazında bilgi birikiminin olması da ilimiz için bir avantajdır. İlimizin sahip olduğu ekolojik özelliklerinden dolayı kalite değerleri yüksek Zeytinyağı üretiminin olması ve zeytinyağı üretiminde ilin tamamında modern kontini ve yarı kontini zeytin işleme tesislerinde üretim yapılmasında ilin avantajları arasındadır” dedi.

Vali Güngör Azim Tuna, tarıma yönelik hedeflerini ise şu şekilde açıkladı:”Alternatif Üretim Tekniklerini Geliştirmek; İlimizde toprak ve su kaynakları ile havayı kirletmeden; bitki, hayvan ve insan sağlığını azami derecede koruyarak üretim yapılmasını sağlayan organik ürünlerin üretimini artırıp, tüm gelir gruplarının tüketebileceği organik tarımsal üretim ile tüketiciye güvenilir gıda temin etmek, Üretimin her aşamasının kayıt altında olduğu, güvenli gıda üretiminin sağlandığı İyi Tarım Uygulamalarını Yaygınlaştırmak, Sütün Kalite Değerini Artırmak; Büyük besin değerine sahip olan sütün, insan gıdası olarak daha kaliteli bir şekilde sunulması için çiğ sütteki somatik hücre sayısını 100.000’in altına, toplam bakteri sayısını mililitrede 10 bin’in altına düşürerek kaliteli süt üretimini sağlamak için gerekli çalışmaları yapmak, Tarımsal Ürünlerin Geriye Dönük İzlenilebilirliğini Sağlamak; Tarım sektöründe yanlış girdi (tarım ilacı, gübre v.b.) kullanımı, insan ve çevre sağlığına zararlı olması yanında, ürünlerde kalıntı bırakması nedeniyle de ihracatımızı olumsuz etkilemekte ve milli ekonomiye ek maliyet olarak geri dönmektedir. Bu amaçla dış piyasada olduğu gibi, iç piyasada da gıda güvenilirliğini ve geriye dönük izlenebilirliği sağlamak öncelikli hedefimizdir. Üretici Örgütlerinin Etkinliğini Artırmak; Tarımsal üretimde “işletme” bilincinin geliştirilmesi ve örgütlenme, sektör için mutlak ulaşılması gereken bir hedeftir. Ekonomik işletme boyutunda uzak üretim alanlarının verimli çalışması ancak örgütlenme ile mümkün olacaktır. Bu amaçla Tarımsal girdilerin temin edilmesinden, satış ve pazarlamaya kadar her aşamada üreticinin söz sahibi olduğu üretici örgütlerine gerekli etkinliği kazandırmak. Hayvancılığı Kayıt Altına Almak; Ön Soy Kütüğü ve Soy Kütüğüne Kayıtlı Hayvan Sayısını Arttırarak ve Hastalıktan Ari Hayvancılık İşletmelerini yaygınlaştırarak, Et ve Süt üretiminde yüksek kalite ve verime ulaşmak. Ürün Borsalarının Kurulmasını Sağlamak; Yaş meyve ve sebzelerin pazarlanması aşamasında ilimizde ürün borsaları bulunmamaktadır. Bu durum üreticinin ürettiği ürünü hak ettiği değerden pazarlayamamasına neden olmakta, aynı zamanda ihracat değeri olan ürünlerde fiyat ve kalite istikrarsızlığına da yol açmaktadır. İlimizde ürün borsalarının kurulması hedeflenmektedir. Meyve-Sebze Ürünlerinde Modern Sınıflama, Ambalajlama, Muhafaza ve İşleme Tesislerinin Kurulmasını Sağlamak; Sınıflama, ambalajlama, muhafaza ve taşımada modernizasyona gidilerek ürün kalitesini tüketiciye kadar korumak ve hasat sonrası kayıpları azaltmak hedeflenmektedir. Bu amaçla; Kırsal Kalkınma Yatırım Projeleri ve Bakanlığımızın Kooperatiflere Uyguladığı Kredi Kaynakları ile çiftçilerimizin ürettiği ürünleri değerlendirecek; Modern Sınıflama, Ambalajlama, Muhafaza ve İşleme Tesislerinin kurulmasını sağlamamak. Basınçlı Sulama Sistemlerini Yaygınlaştırmak; Küresel Isınma ve bunun neden olduğu İklim değişikliğinin ülkemizi ve İlimizi de etkilemesini göz önüne alarak, azalan Su Kaynaklarının En ekonomik biçimde kullanılmasını sağlayan, Basınçlı Sulama Sistemlerini (Damla ve Yağmurlama) yaygınlaştırmak ve üretici örgütlerini Su Yönetimi konusunda bilgilendirmek. İlimizdeki Kooperatiflerin kapalı sulama sistemi için teşvik edip Kırsal Kalkınma Yatırımları Desteklenmesi Projesinin (KKYDP) alt yapı projelerinden faydalanmasını sağlamak. Ahırların Toplulaştırılmasını ve Merkezi Toplu Süt Sağım Sistemlerinin Kurulmasını Sağlamak; Ahırların Toplulaştırılması ve Merkezi Toplu Süt Sağım Sistemlerinin Kurulması için Proje çalışmaları devam ettirmek, Proje kaynağı olarak Bakanlığımız Kredilerinden ve Kırsal Kalkınma Yatırım Programından faydalanmak. Kırsal Kalkınma Yatırımlarını Artırmak; Kırsal Kalkınma ve İPARD Projelerinin çok etkin bir şekilde yayımı yapılarak tanıtılması, böylece Çanakkale İline yapılan yatırım miktarlarının arttırılmasını sağlamak, Arazilerin Parçalanmasının Engellenmesi ve Arazi Toplulaştırmasını Sağlamak; Üretimde verimliliği artırmak amacıyla öncelikle sulamaya açılacak alanlarda yapılacak projelerle küçük parsellerin birleştirilerek arazi toplulaştırılmasının sağlanmak, Uzaktan Algılama ve Coğrafi Bilgi Sistemi Veri Tabanını oluşturmak; Uzaktan Algılama ve Coğrafi Bilgi Sistemi ile Çanakkale’deki tüm ilçelere ait parsel bazında arazi kullanım ve bitki örtüsü sayısal haritaları oluşturulacaktır. Coğrafi Bilgi Sistemi Veri Tabanı ile ürün desteklemeleri, TİKAS verileri ilişkilendirilmesi sağlanacaktır.”

Çanakkale İlinin Tarımsal hedeflerinin gerçekleşmesine katkı sağlayacak olan Çanakkale İli Tarım Master Planının kendi koordinasyonunda, Onsekiz Mart Üniversitesi, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İl Müdürlüğü, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının Araştırma Enstitüleri, Tarımla İlgili Sivil Toplum Kuruluşları, Özel Sektör ve Tarımla İlgili İldeki Kamu Kuruluşlarının katılımıyla oluşturulacak, 6 çalışma grubu tarafından 31 Aralık 2012 tarihine kadar hazırlanacağını belirten Vali Tuna, Tarım Master Planı’nın kamu ve özel sektör girişimcilerine iyi bir kaynak olacağını söyledi. Daha sonra Çanakkale Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü İlkay Uçar tarafından, Çanakkale tarımını anlatan bir sunum gerçekleştirildi. Ardından da Tarım Zirvesine katılanlar tüm sorunları masaya yatırarak tartıştı.

[Kaynak: canakkaleninrehberi.com]

Yorumlar...

    Henüz yorum yok...

Sizin Yorumunuz...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir