Corona Virüsü ve Sahil Hudut Şehri Çanakkale
Çanakkale Sahil Sıhhiye Sistemi ve Mekanları
CORONA VİRÜSÜ VE SAHİL HUDUT ŞEHRİ ÇANAKKALE
Çanakkale sahili aslında İstanbul’a geçişin, Anadolu’ya girişin bir kapısı. Dolayısıyla denizden gelen her türlü geminin öncelikle bu bölgeden çeşitli ticari ve lojistik hizmetler aldığı bir yerdir. Buna bağlı olarak kentte yaşayanlarla gemilerin doğrudan bir ilişkisi olduğunu görmekteyiz. Bu ilişki nedeniyle olası sağlık problemlerinde bulaşıcı hastalıkların yayılmasına ve ciddi olarak kente zarar vermesine önleyici olarak çeşitli sağlık hizmetlerinin verilmesinde etkili olmuştur.
Sahil ve Hudutlarda yer alan sağlık hizmetleri genellikle kara sınır bölgelerinde ve denizle bağlantısı olan bölgelerde verilmektedir. Bu hizmet için özel binalar inşa edilmektedir. Çanakkale’de ilk bölgesinin Karantina adı altında oluştuğunu görmekteyiz. Yani gemide herhangi bir bulaşıcı hastalığın varlığı tespit edildiğinde, Çanakkale ve civarında yaşayan insanlardan gemideki bulaşıcı hastalıklardan korunması amacıyla gemide bulunanların ivedilikle karantinaya alındıkları yerdir.
Çanakkale’de ilk karantina bölgesi Güzelyalı’nın Karanlık Liman başlangıcında, sahil kesiminde kurulmuştur. Bu bölgenin 1835’lerden itibaren Osmanlı tarafından karantina bölgesi olarak kullanıldığı bilinmektedir.
Ardından Güzelyalı’ya 1855-1856 yıllarında Kırım Savaşı sırasında İngilizler tarafından prefabrik hastane yapılmıştır. Bu prefabrik yapı 2 yıllık kullanımdan sonra kaldırılmıştır. Güzelyalı’daki bu karantina bölgesi 1927 yılına kadar burada hizmet vermiştir.
1927 yılında ise şu anda Çimenlik Kalesi’nin hemen içinde yer alan Sahil Sıhhiye binası inşa edilmiştir. Binanın Çimenlik Kalesinin olduğu alana inşa edilmesinin en büyük sebebi ise boğazın en dar olduğu ve geçiş kontrolünün yoğun olduğu bölgede olmasıdır. 1936 yılına kadar kullanılmıştır. 1936 yılından itibaren askeri amaçlı kullanılmış olup şu anda ise askeri müze olarak işlevini sürdürmektedir.
1936’dan 2014 yılına kadar ise Sahil Sıhhiye hizmetleri Kordon’da yer alan şu andaki Piri Reis Müzesi olarak kullanılan binada işlevini sürdürmüştür. 2014 yılında ise sahil sıhhiye hizmetleri için Kepez burnunda yer alan özel bir mekân inşa edilmiştir ve halen kullanılmaktadır.
Çanakkale konumu itibari ile önemli bir noktadadır. Özellikle günümüzde yaşanan mülteci akınının en çok etkilendiği şehirlerin başında gelir. Bunun sebebi ise Çanakkale’nin Ayvacık ilçesinin, Yunanistan’a bağlı Midilli adasına denizyolu ile en yakın konumda olmasıdır. Diğer yandan kent turistlerin de ilgi odağıdır. Arkeolojik ve doğal değerler açısından Dünyaca ünlü birçok eseri bünyesinde barındırır. Bu durum dışarıdan gelen ulusal ve uluslararası turist ve ziyaretçi sayısını artırmaktadır. Akdeniz – Karadeniz deniz bağlantı yolunun ve Avrupa – Asya karasal bağlantısının Çanakkale üzerinden olması geçişlerin bu bölgede yoğunlaşmasını, dışarıdan gelecek etkilere açık olmasının en önemli sebebidir.
Tüm tarih boyunca dışarıdan gelen etkilere açık olan bu coğrafya aynı zamanda salgın hastalıkların yayılmasının odak noktası olmuştur. Bu duruma karşı yine tüm tarih boyunca Sahil ve Hudut kavramları göz önüne alınarak sağlık hizmetleri geliştirilmiş buna bağlı çok ciddi bir Sahil Sıhhiye sistemi oluşturulmuştur. Gerek koruma ve önleme amaçlı sağlık hizmetleri, gerekse bu sağlık hizmetlerinin gelişmiş bir sisteme oturtturulması fiziki mekanları oluşturmuştur. Bu yazı tarihsel derinlik içinde oluşan bu mekanların irdelenmesine bir başlangıç olarak hazırlanmıştır.
Yorumlar...
Henüz yorum yok...